7 Eylül 2009

Verimli ve Keyifli Gezilerin Sırrı

Yaklaşık 6 senedir gezi yazılarını kendi bloğumda yazıyorum, bu dönem içerisinde şirketteki çalışma arkadaşlarımdan da çoğu zaman sorular aldım; “nereye, nasıl gidelim şeklinde”, daha büyük bir çoğunluk da gidilen yerlerde gezi programımı nasıl yaptığımı soruyor. Tabii bu bana göre yapılmış bir program, çoğu zaman 3-5 günlük bir süre içerisinde bir şehri veya ülkeyi tanımaya çalışmak mümkün değil ama en azından tipik turist gibi değilde biraz daha günlük yaşamda yer alarak gezmek mümkün.
Açıkcası doğal seyahat arkadaşım eşimle ben bir geziden “önceden yapılmış planlama ile uygulamaya geçtğimiz anda keyfimize göre yaptığımız esneklik” kombinasyonundan zevk alıyoruz. En az 7-8 senedir TSAG turu hariç hiç turla gitmedik, her şeyi kendimiz ayarladık.
Dolayısı ile keyifli gezi bence biraz planlama istiyor. Seçilen yer mevsim, merak, bütçe, ufaklık yanımızda olacak mı gibi sorular ile değişebiliyor ama bir yere karar vermeye yakınlaşınca izlediğimiz adımlar basit. Öncelikle tabii eğer çok yakın bir dostumuz kendisi gitmemişse mutlaka internet özellikle orada yaşayan yerel insanların görüş verdiği siteler mesela www.virtualtourist.com ya da diğer gezi yazısı yazan arkadaşların sitelerinden bir nereye gidiyoruz biz araştırması. Bu arada hava durumu sitelerini de unutmamak lazım böylece tayfun mevsiminde ya da muson mevsiminde alakasız rotalar seçmezsiniz
Eş zamanlı olarak aday şehrin kendi resmi web sitesi de önemli bir kaynak olmakta. Daha sonra tabii googlamaca; sokak kameraları ile görüntülere bakma veya görselleri değerlendirme. Eğer bu bizim seçim noktasına yakınlaştırmışsa en pahalı maliyet olan lojistik için gene web tarama ile otel, uçak, kullanacaksak tren veya araba bilet fiyatları ve kiralarını öğrenme. Otel seçiminde mutlaka lojistik konumu örneğin tek yerde kalacaksa denize yakınlık ya da şehir ise en canlı bölgeye yakınlık, sadece bir gece kalacaksak havalimanına olan mesafe hep önemli seçim kriterleridir. Daha sonra mutlaka kalanların görüşleri ve değerlendirmelerini dikkate alırız. Beğendiğimiz 3-5 oteli farklı sitelerde aratır ve fiyatı en uygun olandan rezerve ederiz. Aman dikkat diyeceğim husus ise iptal koşulları; bazen çok sorun olabilir. Araç kiralama ve seçimi de benzer; eğer tren veya gemi daha uygun ve yakın hızlarda bizi ulaştıracaksa ilk seçimimiz odur. Araç seçecek isek de yolların araca uygunluğu (dar İtalyan sokaklarına göre geniş Amerikan yolları) yanımızdaki eşya ve bölgedeki hırsızlık oranı karar kriteri olur.
Oluşan bütçeyi aklımız kesiyorsa otel ve uçak organizasyonu mutlaka eşim tarafından yapılır. Tren, gemi veya araba rezervasyonları da benim görev alanım. Tabii bu nokta da gidilecek yerde tam ne yapılır kombinasyonu devreye girer; örneğin Güney İtalya’ya gidiyorsak olaya Roma’dan mı başlayalım, Napoli’den mi? Yol durumu ve mesafe tren ile mi daha kolay yoksa araba ile mi. Tek bir noktada kalmak m avantajlı yoksa yer değiştirmek mi?
Bu soruların cevap bulacağı günlük programa geçilmeden mutlaka görsel ve basılı bir rehber alırız; tercihimiz hep Eyewitness Travel Guides. Bence en iyi rehber kitap kesinlikle odur.Biraz koleksiyonculuk biraz merak gittiğiniz her yerde birde görsel rehber kitap alırız ki çektiğimiz fotoların anlatamayacağı anılar varsa destek alalım. Son hazırlığımız ise onlarca seyahat sonrasından hazırlanmış bir malzeme kontrol listesine göre eşya hazırlamak. Bu listelerde seyahate göre değişir örneğin tırmanış, iş gezisi, çocuklu veya kayak seyahati gibi
Tüm bu hazırlıklardan sonra tabii ki gezinin kendisi. Burada yapılan planlara göre her zaman değişiklik olur ama gene de bazı tipik davranışlar vardır örneğin varsa önceden web den yoksa otellerden indirim kuponu olan broşürleri almak ve kullanmak gibi. Geri kalan her şey bu kadar hazırlığın rahatlığı ile pürüzsüz akan ve keyif veren anlar. Bir çok geziden sonra anı paylaşımında şunu duyduğumu bilirim; “a orayı nasıl buldunuz, biz hiç duymadık” Tipk bir örnek Fransa’da herkes St Tropez’i bilir ama 9 km doğusundaki bir nevi küçük Venedik olan Port Giramud’u pas geçmiştir.
Yaklaşık 35 ülke ve 200’e yakın şehir gezimin getirdiği bu deneyim umarım meraklılara biraz feyz verir ve onlarında bizimle bu bloglar aracılığı ile paylaşımını sağlar.