10 Haziran 2010

ATLANTA

Bazen yaşan insanı hüç düşünmediği şehirlerde düşünmediği süreleri geçirmeye yönlendiriyor. Atlanta’da benim için böyle bir yer, 1996 Olimpiyatlarının olduğunu bilmek ve bir kez de transit geçmek dışında hiç aklıma gelmeyecek bir şehirde 15 gün geçirince hakkında bir şeyler yaszmamak olmaz dedim. Öncelikle şunu belirtebilirim, bir turist olarak gitmenize hiç gerek olmayan bir yer.

Ancak ABD de çalışmak açısından durum biraz farklı olabilir. Özellikle Coca-Cola, CNN, Delta, Home Depot, AT&T Mobility yani eski Cingular ve yakınlarda NCR ve Fırst Data ‘nın de merkezinin yer aldığı/alacağı ilginç bir yer. Georgia Tech gibi ilk onda yer alan bir üniversiteninde bulunduğunu da unutmamak lazım. Aslında ABD ölçülerinde küçük bir şehir yaklaşık 600,000 kişi yaşıyor. Nüfusunun yüzde 40’ı beyaz ama iddiaya göre hızla artıyormuş.

Şehir aslında tüm ABD de Peachtree isimli ve farklı bağlantılarla şehiri kuşatan caddesi ya da sıcaklığı nedeni ile verilen “Hotlanta” ismi ile de tanınıyor. Tarihçesi ilginç, orjinalen bir Kızılderili yerleşim bölgesi. Yerliler sürüldükten sonra şehir çeşitli isimler aldıktan sonra, tren yolunun bağlanması ile adını Western & Atlantic demiryollarından alarak 1847’de Atlanta olmuş. İç Savaşta önemli bir savaş alanı olan şehir aslından tamamen yıkılmış. Sonraki 20 sene boyunca yapılan şehir 1900’ların başında ırkçı olaylarla da anılmış. 1939’da şehirde doğmuş olan yazar Margaret Mitchell’in “Gone with the wind” eseri prömiyerini burada yapmış. 1960’larda şehirde doğan diğer ünlü Martin luther King de insan hakları hareketinin öncülüğünü yapmış ve evi de bugün müze olarak kullanılıyor. Şehirdeki diğer önemli olay tarihe çok da başarılı geçmeyen ve bir bombalama olayına da sahne olan 1996 Olimpiyatları.

Şehir daha sonra çevresinde doğal hiç bir engel ile kısıtlanmadığından büyümesini sürdürmüş. Günümüzde enteresan bir özelliği USA deki ilk karbonsuz yerleşim alanı olan Virgina Highland ki hakikaten hem yerleşim alanları hem de restoranları ile hoş bir yer.

Dünyanın en trafikli ilk 3 havalimanından birine sahip olmasının dışında havalimanından valizi eline alıp çıkabilmek en azından 1 saat sürüyor. Gerek uzun ulaşım mesafeleri gerekse çok sıkı güvenlik önlemleri oldukça zaman alıyor. Havalimanından şehire çok rahatlıkla tren ile USD 2 karşılığı ulaşılabiliyor.

Yeşil alanları bol bir şehir ama genel olarak sıcak, nemli ve yağdığı zaman çok sağlam yağmur yağıyor. Şehirde gezebileceğiniz yerleri bir çırpıda saymak mümkün; Hayvanat Bahçeşi, Akvaryum, Piedmont Park, Stone Mountain Parkı ve aktivteleri görebileceğiniz doğal güzellikler. CNN Merkez, Coca Cola Müzesi, Olimpiyat parkı görülebilecek yerler. Atlantic Station, Lenox Square, Buckhead kaliteli alışveriş ve yemek imkanları sunan yerler. Sporda çok kayda değer başarıları olan takımlar olmasa da basket, beyzbol, Amerikan futbolu takımlarının aktiviteleri ilgi topluyor. Yemek için yeteri kadar seçenek var, ulaşım kolay, fiyatlar özellikle perakende fiyatları üzerinde ayrıca yüzde sekiz vergi ekleniyor.